Kendin Pişir, Kendin Ye!

Avrupa’da 18, 19. yüzyıllar arasında, yeni buluşların üretime uygulanması ve buhar gücüyle çalışan makinelerin üretime dâhil olması, makineleşmiş endüstriyi doğurmuştu. Bu gelişmelerin Avrupa’daki sermaye birikimini arttırmasıyla yaşanan Sanayi Devrimi, bir daha geri dönüşü olmayacak şekilde iş yapma biçimlerini, organizasyon yapılarını ve  dünya ekonomisini değiştirmişti. Artık arzın düşük, talebin yüksek olduğu ve ürettilen her şeyin satıldığı dönem…

Parıltının Arkasında Daima Pislik Ara!

Henüz genç bir gazeteci olan Naomi Klein, genç yaşta dedesinin verdiği öğütten çok etkilenmiş ve hep kulağına küpe etmiş: “Parıltının arkasında daima pislik ara!”. Küreselleşme karşıtı öğrenci hareketleri ilgisini çekmeye başladığında, dedesinin öğüdünden hareketle büyük ve parıltılı markaların arkasındaki pislikleri (şirketleri) incelemeye almış. Neticede kuramsal bir kitap olmasa da “No Logo” ile çokuluslu şirketler, markanın…

Meğer Dünya Düzmüş…

Tam da Dünya başka bir yer mi oluyor, yoksa olmuştu da farkında mı değildik tartışmasındayken Thomas L. Friedman‘ın “Dünya Düzdür: Yirmi Birinci Yüzyılın Kısa Tarihi” (The World Is Flat: A Brief History of the Twenty-First Century) kitabına değinmenin uygun olacağını düşündüm. Friedman, genellikle küreselleşme, Amerikan stratejileri ve ortadoğu projeleri hakkında NewYork Times’da yazan bir köşe…